Yüksek Emekli Maaşları
Yakın geçmişte ‘emekli maaşları yüksek’ şeklinde yapılmış olan açıklama kamuoyunda ciddi tepkilere neden oldu. Bilahare bu konuya açıklık getirilerek, ‘OECD ülkeleri arasında çalıştığı dönemde alınan maaşa oranla yapılan ödemenin yüksek olduğu’ belirtildi ve 740,00 TL asgari ücret üzerinden prim ödeyenin emekli olunca 880,00 TL emekli maaşı aldığı şeklinde bir örnek gösterildi.
Bu durumun temel sebebi Türkiye’de SSK’lı olarak çalışan kesimin büyük çoğunluğunun aktif sigortalılık döneminde asgari ücret ya da onun biraz üstünde ücret alıyor olmaları ve bir bölümü -nün de maaşları yüksek olmakla birlikte muhtelif muhasebe ve vergi teknikleri uygulanarak sigorta primlerinin asgari ücret üzerinden yatırılıyor olması.
SSK’da Aktif sigortalılık dönemlerinde asgari ücret ya da onun biraz üzerinde maaş alıp bunun üzerinden prim ödeyenler emekli oldukları tarihten itibaren bir önceki 6 ayın enflasyon oranında maaş artışına tabi oluyorlar. Her 6 ayda bir asgari ücretin yeni oranlarıyla uygulanması, keza taban ve tavan prime esas alınan aylıkların da yeniden belirlenmesi sonucu işçi emeklisinin en az alacağı emekli aylığı ilan ediliyor. Kamu kesiminde ise her yıl bütçe kanununda emeklilere yapılacak olan zam oranının tespitine bağlı olarak en az emekli memur maaşının ne olacağı da belirlenmiş oluyor. Bütün bunların sonucu olarak gerek memur gerekse işçi emeklileri çalıştığı dönemde almış olduğu maaşın üzerinde emekli aylığı alıyor konumuna geliyorlar.
SSK’lı işçiler neden aktif sigortalılık döneminde asgari ücret ya da biraz üzerinde maaş alıyor ya da yüksek maaş aldıkları halde asgari ücret üzerinden primleri yatırılıyor.
Şu anda Türkiye’de işsizlik oranı yaklaşık % 10 dolayında geziniyor. Yani ciddi bir işsiz kitlemiz var. Bu kitleden gerçekten iş arayan ve ihtiyacı olan büyük bir kesim evlerine ekmek götürebilmek, keza kredi kartı, kira gibi acil ödemelerini yapabilmek uğruna aza çoğa bakmadan asgari ücret olarak kendisine teklif edilen işe razı oluyor. Bu ücret üzerinden de çalışmaya devam ediyor. Eğer sendikalı da değilse işini kaybetme korkusuyla işvereninden maaş zammı istemekten dahi çekiniyor.
Yüksek maaş aldıkları halde asgari ücretten primleri ödenenler niçin bu duruma itiraz etmiyorlar? Bunları büyük çoğunluğu ben bugün aldığım yüksek maaşıma bakarım emekli olduğumda ALLAH KERİM zihniyetine sahip. ‘Benim brüt maaşımı bana net maaş olarak öde, sigorta yapma gibi tekliflerle işverenle görüşen sosyal güvenlik kavramı gelişmemiş bir işgücü kitlemizin mevcudiyeti de Türkiye’nin yadsınamaz gerçeği.
Devlette durum nasıl; Bir devlet memurunun aktif çalışma döneminde maaşının büyük bir bölümünü vergi ve sigortaya tabi olmayan yan ödemeler oluşturuyor. Maaşlarının Vergi ve sigortaya tabi olan kısmının %30 civarında olduğunu yetkililerin kamuoyuna yapmış olduğu açıklamalardan anlıyoruz. Kısaca SGK’ memurlardan çok cüzi emeklilik primi tahsilâtı yapıyor. Fakat memurlar emekli olunca her yıl bütçe kanunuyla asgari memur emekli maaşı yeniden tespit edildiğinden ödediği prime esas olan maaşa göre çok daha yüksek emekli maaşı alıyor.
Sonuçta sağlık harcamalarının yüksekliği ana etmen olarak gözükse de SGK açıklarının yaratılmasında dolayısıyla da ‘ Türkiye’de emekli maaşları yüksek ‘ söyleminde bu durum da etkili oluyor. Ödenen Emeklilik primiyle mütenasip olmayan emekli maaşı bağlanıyor olmasından şikâyet etmek yerine yüksek prim öde kaliteli sağlık hizmet ve yüksek emekli maaşı al sloganını kullanarak fertlerin emeklilik döneminde sosyal refah seviyesinin düşmemesine yönelik çaba sarf etmek, dolayısıyla SGK açıklarını azaltmaya çalışmak herhalde daha akılcı yoldur. Devlet memurlarının emeklilik primlerinin tüm gelirleri üzerinden tahakkuku yolunda bir çalışmanın olduğu söyleniyor. Ancak Kamu çalışanları acaba bugüne kadar yeterince etkisini hissetmedikleri prim kesintisinin tüm ödentilerini kapsayacak şekilde yapılmasına maaşlarının azalması pahasına razılar mı? Yoksa bizim tüm gelirlerimizi kapsam içine alacak bir prim kesintisini isteriz, Ancak maaşlarımız aşağı düşmesin aradaki farkı devlet karşılasın mı diyecekler. Eğer böyle olacaksa HA ALİ VELİ HA VELİ ALİ değişen bir şey olmaz. EMEKLİ MAAŞLARI YÜKSEK söyleminin arkasında yatan SOSYAL GÜVENLİK AÇIKLARI GERÇEĞİNDEN kurtulamayız. Dolayısıyla yeni bir sosyal güvenlik reform paketi tekrar gündeme gelebilir.
Hits: 8047